İç Hastalıkları

Deprem Bölgesinde Hipotermi Riskine Karşı Dikkat Edilmesi Gerekenler


Yüzyılın en yıkıcı afetlerinden birisi olarak tanımlanan Kahramanmaraş merkezli depremden birçok ilimiz etkilendi. Vücudun susuz kalması, ıslanması ve sıcak ortam eksikliğinden kaynaklanan hipotermi, başta çocuk ve ileri yaştaki bireyler olmak üzere bölgede bulunan vatandaşlar için hayati risk oluşturabiliyor. Hipotermi yaşayan depremzedelerin ılık bir ortamdan sonra sıcak bir ortama alınması, ıslak elbiselerinin çıkarılması daha sonra ise termal ve ılık battaniyelerle sarıldıktan sonra pasif olarak ısıtılması gerekiyor. Memorial Hizmet Hastanesi İç Hastalıkları Bölümü’nden Uz. Dr. Ali Vardar, Hipotermi ile ilgili bilgi verdi.

Çocuklar ve ileri yaştaki depremzedeler daha çok risk altında

İnsan vücudu belli sıcaklık değerleri arasında faaliyetlerini kusursuzca sürdürebilmektedir. Vücut ısısının 36–37°C’de sabit düzeyde tutulması gerekir. Vücut sıcaklığı kas hareketleri, hücre içi metabolizma sonucu ve titreme ile oluşmaktadır. Vücut, ani olarak kısa sürede çok yükselen veya çok düşen ısı ile karşılaştığında, bu uyumu sağlayamadığı için, kalıcı hasarlar ve hatta ölüm oluşabilmektedir. Vücut sıcaklığının 35 derecenin altına indiği durumlarda hipotermi oluşmaktadır. Soğuğa maruz kalma ve ıslanma gibi nedenlerle vücut sıcaklığının düşmesiyle hipotermi oluşmaktadır. Yaşlılar ve çocuklar (özellikle 6 ay altı bebeklerde ısı dengeleme mekanizmaları henüz gelişmemiştir) hipotermiye karşı en hassas gruptur.

Ağır derece hipotermi hayati riske neden olabilir

Hipotermi genelde hafif, orta ve ağır seviye hipotermi olarak 3 seviyede incelenir;

  • Hafif Derece Hipotermi: Vücut sıcaklığının 35 ile 32 derece arasında olduğu hipotermi seviyesidir. Vücudun kan akımının azaldığı uç noktalarından yani eller, ayaklar, kulak ve burundan başlamaktadır. Vücut şiddetli titreme reaksiyonları ile kas aktivitesini arttırarak sıcaklığı dengelemeye çalışmaktadır. Hafif derecede bilinç değişiklikleri, yürümede bozukluklar ve konuşma güçlükleri ortaya çıkabilmektedir.
  • Orta Derece Hipotermi: Orta derece hipotermi, vücut sıcaklığının 32 ile 28 derece arasında olduğu durumdur. Tablo hafif hipotermiye göre daha ağırlaşmaktadır. Tüm vücut fonksiyonları yavaşlamaya başlamaktadır. Hasta stupor ve laterjik yani tepkisiz durumdadır. Vücudun kompanzasyon mekanizmaları yetersiz kalmakta ve titremeler durmuş durumdadır. Bu nedenle orta derece hipotermik hastalarda hızlı ısı kaybı başlar ve ağır hipotermiye daha hızlı girerler.
  • Ağır Derece Hipotermi: Vücut sıcaklığının 28 derecenin altında olduğu durumlar ağır hipotermi olarak adlandırılır. Titreme tamamen kaybolmuştur. Tüm kompanzasyon mekanizmaları iflas etmiştir. Hasta hipotansiftir yani tansiyonu düşmüştür. Nabız şiddeti azalmış ve hastada bradikardi yani düşük kalp atışı başlamıştır. Hasta koma halindedir.  

Hasta maruz kaldığı hipotermi şiddetine göre tedavi ediliyor

Hafif dereceli hipotermide tedavi kademeli ısıtma yöntemi ile yapılmaktadır. Hasta önce ılık sonra sıcak bir ortama geçirilmektedir. Islak elbiseler çıkarılıp, termal ve ılık battaniyelerle sarılarak pasif ısıtma yöntemleriyle hasta ısıtılmaktadır. Hasta ısıtıldıktan sonra sıcak içecekler verilebilmektedir. Orta derece hipotermi durumlarında tedavi sırasında hasta kademeli ısıtma yöntemi ile normal sıcaklıkta bir ortama geçirilmektedir. Aktif ısıtma yöntemlerini kullanılmakta, ıslak giysileri çıkarılıp sıcak battaniyeler kullanılmaktadır. Koltuk altı, kasık baş boyun bölgelerine ılık uygulama yapıldıktan sonra hastanın tedavisi sürdürülmektedir. Ağır derece hipotermi durumlarında tedavi daha detaylıdır. Hasta önce ılık sonra sıcak bir ortama geçirilmelidir. İnvaziv aktif ısıtma yöntemleri olan peritonal lavaj, ısıtıcı ösefagus tüpleri, kardiyopulmoner bypass ve ekstrakorporeal dolaşım kullanılmaktadır.

Islak giysiler çıkarılıp ve sıcak battaniyeler kullanılmaktadır. Koltuk altı, kasık baş boyun bölgelerine ılık uygulama yapılmaktadır. Hasta hızlı bir şekilde normal vücut sıcaklığına getirmeye çalışılmamalıdır. Sıcaklığın 32-34 derece aralığında olması yeterli olmaktadır. Kan basıncının sürekli takip edilmesi gerekmektedir. Yeniden ısıtmaya bağlı olarak hipotansiyon gelişebilmektedir.